Kültür Neden Öteki?

Kültür, milletleri bir arada tutan değerler içerisinde önemli bir yere sahiptir. Ama gelin görün ki şimdilerde, yüzyıllar içerisinde gelişen ve şekillenen kültürün gelenekle gelecek arasında sıkıştığı bir dönemdeyiz. Geçmiş zamanlarda kültürün gelenekten geleceğe doğru devam eden yolculuğu, modern dönemin "sebepsiz değişimi" kutsayan iklimi içerisinde inkıtaya uğradı. Değişimin sürekliliği, istikametsizliği ve koşuşturması içinde kültür, zaman içerisinde böyle bir değişimin nesnesi olmadı. Çünkü olamazdı. Neden mi? Kültüre dair gelişimler ve değişimler zaman dairesi içerisinde oldukça yavaş ilerlemekteydi. Özellikle "üç selîmin" (kalb-i selîm, akl-ı selîm ve zevk-i selîm) imbiğinden geçmeden ilerlemesi mümkün değildi. Mûsikîden bir örnek verelim. Bir makam sanat iklimine doğunca, o makamın makam külliyatının içerisinde diğer makamlarla eşit şekilde gelişeceğine dair bir kural yoktu. Makam; ancak dinleyiciler, icracılar ve besteciler tarafından rağbet gördüğü ölçüde değerli görülür ve bazen yüzyılın başında ortaya çıkan makam kısa sürede adeta kaybolurdu. Bu makamlar çeşitli metinlerde  "unutulan" sıfatıyla betimlenseler de bu aslında bir unutma değil bir terk edişti. Üç selîmin imbiğinden geçmeyen bir öğenin kültüre eklemlenmesi mümkün değildi.

Modern zamana gelindiğinde, üretimi ve tüketimi hızlı olmayan her şey adeta hayatın dışına atıldı. Üretimin ve tüketimin hızlı olması, değişim için gerekliydi. Toplumsal değerlerin toplum tarafından üretilip, benimsendiği ve nesiller arasında aktarıldığı/muhafaza edildiği kültür gibi dairelerin modernin en büyük "ötekisi" olması buradan bakınca daha "anlamlı" gelebilir. Değişimin rahat hareket etmesi ve arkasındaki endüstrinin de onunla birlikte herhangi bir sıkıntıya maruz kalmadan ilerlemesi için modern zamanın küresel bir kültürü olması da bir gereklilikti. Küresel kültür, "yerel" kültürleri baskılarken aslında "modern değerler" ile makyajlanmış bir imaja büründü; diğerlerini yok saydı ve endüstrinin gücü ile birlikte "öteki" olana yaşam hakkı vermedi. Burada kamu gücünün desteği ile "yerel" -yani milleti millet yapan- değerler bir nebze ayakta tutulmak istense de küresele meftûn olan algılarımız, buna uzun süre izin vermedi.

Özetleyecek olursam, moderne dair her şeyin hızla ilerlediğini, yerele dair değerlerin ise gitgide yok olduğunu artık derinden hissediyoruz. Kültürün geleceğe yolculuğunda desteklenmesi işte bu nedenle elzemdir. Küresel kültür artık bir emperyalizm nesnesi olarak toplumları şekillendirmede, algıları yönetmede kullanılan önemli bir silahtır; buna karşı yapılacak her hamlenin milletin yararına olacağı ise gayet açıktır. Unutulmamalıdır ki kültür, tüm milletin ortak mirasıdır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

"Millet Bu Müziği İstemiyor!"

Perdeler

Kavramlarla Gör(eme)mek